-
1 baş\ örtüsü
косы́нка (ж) -
2 örtü
покро́в (м)* * *1) то, что слу́жит для накрыва́ния (чего-л.)baş örtüsü — головно́й плато́к, косы́нка
işlemeli örtü — вы́шитое покрыва́ло; вы́шитая ска́терть
masa / sofra örtüsü — ска́терть
yatak örtüsü — покрыва́ло для посте́ли
yüz örtüsü — а) вуа́ль; б) чадра́
dizlerinden örtüsünü attı — он сбро́сил с коле́н плед
2) врз. покро́вörtüsü açılmadık büyük sırlar — та́йны, покры́тые мра́ком неизве́стности
gecenin örtüsü altında — под покро́вом но́чи
ölü örtü — покро́в земли́ из опа́вших ли́стьев
3) кры́ша, кро́вля4) воен. укры́тие, прикры́тие; заве́са -
3 yazma
1.1) писа́ние, написа́ние2) набивно́й си́тецişlemeli yazma — расписна́я ткань
3) мед. сви́нка2.1) вы́шитыйyazma baş örtüsü — вы́шитый плато́к
2) напи́санный, распи́санный; рукопи́сныйyazma kitap — рукопи́сная кни́га
el yazması — ру́копись
См. также в других словарях:
baş örtüsü — is. Kadınların saçlarını örtmek için kullandıkları örtü, başörtü, eşarp … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
tartma tartmak — baş örtüsü takmak Bayanlar sırtlarına toza, yağa dayanır birer takım giydiler, başlarına da birer tartma tarttılar, ... fabrikaya gittiler. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarkeb — baş örtüsü, serpuş, çadır … Çağatay Osmanlı Sözlük
örtü — is. 1) Örtmek için kullanılan şey Hekim, hastanın üstündeki örtüyü açtı. M. Ş. Esendal 2) Yapılarda çatı, dam Birleşik Sözler başörtü diri örtü ölü örtü baş örtüsü beşikörtüsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeldirme — is. 1) Kadınların çarşaf yerine kullandıkları, baş örtüsü ile birlikte giyilen hafif üstlük Karısının zarif bir yeldirmesi, başında ipekten ince bir örtüsü olacaktı. H. Z. Uşaklıgil 2) İki veya daha çok uskumru ağının eklenmesiyle yapılan uzun ağ … Çağatay Osmanlı Sözlük
başörtü — is. Baş örtüsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
bürgü — is., hlk. 1) Baş örtüsü 2) Çarşaf 3) Atkı 4) İnce perde … Çağatay Osmanlı Sözlük
bürük — is., ğü 1) Çarşaf, baş örtüsü 2) Duvak Attan iniyom attan / Bürüğüm yedi kattan. Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
bürümcük — is., ğü 1) Ham ipekten dokunmuş ince kumaş Ona, yakası daima açık ve yenleri bol bir bürümcük gömlek giydirdim. Y. K. Karaosmanoğlu 2) sf. Bu kumaştan yapılmış Kadınları kırmızı canfesten şalvar ve bürümcük gömlek giyerler. Y. K. Beyatlı 3) Ham… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çelme — is. 1) Çelmek işi 2) Birini yere düşürmek için ayağının önüne ayak uzatma Bir itişme, bir bakışma, bir yanındakine çelme vurup öne geçme yarışıdır gidiyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Arkadan hafifçe bağlanan baş örtüsü Atasözü, Deyim ve Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük